Günümüzde; sağlıklı beslenme, 7’den 70’e herkesi ilgilendiren bir konu… Biz Diyetisyenlere ‘Sağlıklı beslenmeyi öğrenmek’ amacıyla gelen danışanlarımızın sayısı dikkat çekici oranda arttı. Sağlıklı beslenme konusunda toplumumuz artık çok daha bilinçli! Sağlıklı beslenmenin, hastalıklara karşı korunmada ve varsa hastalık tedavisine destek olmadaki rolünün dışında; mutlu ve huzurlu bir yaşantıyı yakalamadaki rolünü görmezden gelemeyiz.
Sağlıklı beslenen kişi daha sağlıklıdır, daha güzeldir, daha mutludur, daha başarılıdır!
EVET SAĞLIKLI BESLENMELİYİZ; AMA TAKINTI HALİNE GETİRMEDEN!
Beslenme ile ilgili farklı ve yeni bir konuyu sizlerle paylaşmak istiyorum. Yeni bir beslenme davranış bozukluğu olan: ORTOREKSİYA NERVOSA . Bu yeni beslenme davranışı bozukluğu ‘Sağlıklı Beslenme Takıntısı’ olarak da bilinir.
Ortorektik bireyler beslenmelerine takıntı derecesinde önem verirler.
Bu kişiler; beslenmelerine çok önemli kısıtlamalar getirirler. Örneğin; pek çoğu belirli bir saate göre yemek yerler, saf-organik yiyecekler dışında diğer besinleri tüketmezler, besinler konusunda gereğinden fazla titiz ve kararlı davranırlar.
Ortorektik bireyler besinleri sağlıklı ve sağlıksız olmak üzere iki gruba ayırırlar. Sağlıksız olduğunu düşündükleri besinleri kesinlikle tüketmezler.
Ortoreksiya; sağlıklı besinleri yeme takıntısı ve sağlıksız besini reddetme durumudur.
Bir besinin sağlıklı veya sağlıksız olması, kişinin kendi inanışlarıyla ilişkilidir. Yani kişi, aslında sağlıklı olan bir besini sağlıksız bulup, tüketmeyebilir. Ve ilginç olan da; bu kişileri ikna etmesi gerçekten çok zordur. Kendi inanışları dışında başka bilgilere inanmak ve bu bilgileri uygulamak istemezler.
Sağlıklı olarak gördükleri yiyecekler sayıca çok azdır.
Ortorektik kişiler için yiyeceklerin saf, katkısız ve işlenmemiş olması çok önemlidir.
Zararlı maddeye karşı duyulan derin korku sebebiyle tarımsal ilaçlar içermesi ve hazırlanış teknikleri sebebiyle pek çok yiyeceği diyetlerinden çıkartırlar ve en sonunda beslenme listelerinde sadece 1-2 çeşit yiyecek kalır.
Ortorektik bireylerin çoğu vejetaryendir.
Ortoreksiya’lı bireylerin çoğu zaten vejetaryen beslenme tarzını benimsemişlerdir. Sebze ve meyve ağırlıklı beslenirler. Hatta bu sebze meyveleri çiğ yemeye gayret ederler. Çünkü sebzeleri pişirmenin sağlıksız olduğunu düşünürler.
Pişirme yöntemleri ve mutfakta kullanılan kap-kacak konusunda çok takıntılıdırlar.
Ortoreksiyalılar; yanlış olduklarını düşündükleri belirli pişirme yöntemlerini de reddederler. Örneğin; pek çoğu kızartma yapmaz; kızartılarak pişirilmiş besinleri tadımlık bile olsa tüketmek istemezler. Bunun yanında; kullanılan araç-gereçler de onlar için çok önemlidir. Örneğin; aliminyum kaplar bu insanların asla kullanamayacakları araç ve gereçler arasında yer almaktadır.
Yapılan çalışmalar Ortoreksiya Nervosa görülen kişilerin ekonomik durumlarının iyi olduğunu göstermiştir.
Bu davranış biçiminin ekonomik bir boyutu olabileceğini de eklemek isterim. Organik besinlerin satıldığı dükkânlardan alışveriş yapacak ekonomik gücü olmayan kişilerde bu tarz beslenme davranışlarının gelişmeyebileceği de araştırmacılar tarafından bildirilmektedir.
Ortoreksiya Nervosa Tanısı Nasıl Konuluyor?
Bu hastalık için herhangi bir klinik kılavuz yoktur. Yani Ortoreksiya Nervosa, doktorların tanı kriterlerine göre teşhis edebilecekleri bir durum gibi görülmemektedir. Ama genel olarak bir kişinin Ortoreksiya Nervosa davranışına sahip olduğu şu şekilde konabilir:
1-Tüm bu davranışlar uzun dönemde görüldüğü zaman
Örneğin; birkaç hafta için sağlıklı yiyeceklere verilen dikkat, ortoreksiya olarak tanımlanamaz.
2-Eğer bireyin yaşantısında anlamlı oranda negatif bir etki yaratıyorsa
Örneğin; yaşam stresini önlemek için yiyecekleri düşünmek, negatif duyguları önlemek için yiyeceklerin nasıl hazırlandığını düşünmek, günün büyük çoğunluğunu yiyecekleri düşünerek geçirmek gibi.)
Ortorektik kişiler toplum içinde genelde mutsuzdurlar.
Bu beslenme takıntısı, sosyal ilişki eksikliğine ve tatminsizliğe yol açar. Bu hastalık; genelde fiziksel bir rahatsızlıktansa; psikolojik bir bozukluktan kaynaklanır. Tedavide ekipte mutlaka Psikolog ve Diyetisyen bulunmalıdır.
Ortoreksiya Nervosa’lılar için diyet ve beslenme hayatlarının en önemli kısmını oluşturur.
Ortoreksiya’lı hasta, sağlığını iyileştirmek veya bir hastalığını tedavi etmek ya da kilo vermek isteği içindedir. Diyet, hayatlarının en önemli kısmını oluşturur. Çoğu zamanlarını mutfakta geçirirler; Çok çeşitli ve sağlıklı tarifeler geliştirip yemekler hazırlarlar. Sürekli yemek düşünürler. Daha o gün bitmeden bir sonraki gün yapacakları yemekleri planlarlar.
Ortoreksiya Nervosa’nın diğer beslenme bozukluklarıyla benzerlik içermesinin yanında; diğerlerinden ayıran önemli bir farkı da vardır.
3-Ortoreksiya Nervosa, bilinen iki beslenme bozukluğu (Anoreksiya Nervosa ve Bulimia Nervosa) ile birçok benzerlik de içermektedir.
Örneğin; bu üç beslenme bozukluğunda da bireyler, besinlere hayatlarında gereğinden fazla yer verirler.
4-Fakat aralarındaki en önemli fark: Anoreksikler ve Bulimikler besinlerin miktarı üzerinde odaklanırken; Ortorektikler ise besinin kalitesiyle ilgilenirler.
5-Anorektiklerin aksine Ortorektik bireyler genellikle kendilerini şişman hissetmezler.
Ortoreksiya Nervosa üzerine araştırmalar halen devam etmektedir. Ortoreksiya Nervosa’nın önümüzdeki 10 yıl içinde görülme sıklığında artış olacağı düşünülmektedir.
Sağlıklı beslenin; ama takıntı haline getirmeden!