We are Online Market of organic fruits, vegetables, juices and dried fruits. Visit site for a complete list of exclusive we are stocking.

Contact us

Beslenme ve Depresyon İlişkisi

Beslenme ve Depresyon İlişkisi

Kötü beslenme sonucu kanser, diyabet, kalp krizi riskinin arttığını hepimiz biliyoruz. Ancak, beslenmenizin sizi depresyona sürükleyeceğini tahmin edebiliyor muydunuz? Hayatımızın baş tacı olan beslenme, birçok rahatsızlığa neden olabiliyor. Depresyon da bunlardan biri oluyor. Depresyon genelde biyokimyasal temelli veya duygusal kökenli olarak düşünülür.

Aksine beslenme, depresyonun şiddet ve süresinde anahtar rol oynayabilir.

Depresyon öncesinde kolayca fark edilebilen yiyecek kalıplarının çoğu, depresyon sırasında ortaya çıkanlarla aynıdır. Bunlar kötü iştah, atlayış yemekleri ve tatlı yiyecekler için hakim bir arzu içerebilir.

Birçok ülkede yaygın olarak görülen en yaygın zihinsel bozukluklar depresyon, bipolar bozukluk, şizofreni ve obsesif kompulsif bozukluktur (OKB). Asya ve Amerika ülkelerinde oldukça sık görülen bu rahatsızlıklara yönelik ülkenin beslenme düzenine bakıldığında gerekli vitaminler, mineraller ve omega-3 yağ asitleri açısından yetersiz olduklarını gösterir. Zihinsel rahatsızlığı olan hastaların diyetlerinde göze çarpan özellik, bu besin maddelerinin yetersizliğinin ciddiyetidir. Çalışmalar, günlük besin öğelerinin ve günlük takviyelerinin hastaların belirtilerini azaltmada etkili olduğunu belirtmiştir.

Depresyon ve Beslenme İlişkisi Nasıl Oluşur?

Serotonin denilen mutluluk hormonu yediğimiz besinlerden etkilenebiliyor. Vücutta sinir sisteminin iletiminde işlev gören bazı nörotransmitterlerin eksikliği depresyonla ilişkili olabiliyor (serotonin, dopamin, noradrenalin ve γ-aminobütirik asit (GABA) gibi).

Proteinin yapıtaşı olan amino asitlerden triptofan, tirozin, fenilalanin ve metiyonin amino asitleri genellikle depresyon da dahil olmak üzere birçok duygu durum bozukluğunun tedavisinde yardımcı olur. Bu amino asitler serotonin, dopamin, norepinefrin gibi huzur, uyku, mutluluk hissi yaratan hormonlara dönüşümü sağlar. Bu amino asitleri içeren besinler tüketildiğinde depresyonun azaltılabileceği kanıtlanmıştır.

Depresyon ve Vitamin Takviyeleri

Depresyon, artan hüzün ve kaygı, iştahsızlık, depresyondaki ruh hali ve zevkli faaliyetlere ilgi kaybı gibi başlıca semptomlarla ilişkili bir bozukluktur. Zamanında tedavi edici bir müdahale yoksa, bu bozukluk çeşitli sonuçlar doğurabilir. Depresyondan muzdarip olan kişiler daha ileri seviyede intihar eğilimi gösterirler ve bu nedenle genellikle antidepresanlar ve psikoterapi ile tedavi edilirler. Fenil alanin ve tirozin içeren besin takviyeleri uyanıklık ve uyarılmaya neden olur.

Bunun dışında vitamin ve mineral eksiklikleri depresyonu tetiklemektedir.

Omega-3 Takviyesi

Araştırmacılar, balık veya diğer kaynaklardan gelen omega-3 yağ asitlerinin tüketimi düşük olan ülkelerde depresyon sıklığında artış olduğunu fark etmiştir.

En çok balık tüketen ülke olarak aklımıza Asya ülkeleri geliyor değil mi? Özellikle sushi gibi çiğ balık tüketimi oldukça fazla olan bu ülkelerde depresyon sıklığı daha düşüktür.

Vücutta balık yağında bulunan dokosaheksanoik aside (DHA) ve eikosapentaenoik asitin (EPA) ‘nın insanda antidepresan etkileri olduğu bulunmuştur. Hangi türde omega-3 tüketimi olursa olsun, epidemiyolojik veriler ve klinik çalışmalar omega-3 yağ asitlerinin depresyonu etkili bir şekilde tedavi edebildiğini açıkça göstermiştir.

Depresyonlu hastalarda günlük 1.5-2 gram EPA içeren omega-3 yağ asidi besin takviyelerinin, ruh hali yükselişini tetiklediği gösterilmiştir.

B Vitaminleri

Özellikle B9 (Folat) ve B12 vitaminlerinin depresyonla ilişkili olabileceği açıklanmıştır. Hastalara B9 ve B12 vitamin takviyeleri verildiğinde azalmış depresyon belirtileri göstermişlerdir.

Magnezyum Takviyesi

Magnezyum takviyeleri ile yapılan çalışmada her yemekte ve yatmadan önce kullanılan magnezyum tedavisinin 7 günde majör depresyonda hızlıca toparlanma sağladığı gösterilmiştir. Klinik çalışmalar magnezyum takviyesinin depresyon tedavisinde etkili olduğunu göstermiştir. Ancak, magnezyum takviyesi kan basıncında değişikliğe neden olabilir. Doktorunuza danışmadan takviye almamalısınız.

Umarım yazımız sizin için faydalı olmuştur. Merak ettikleriniz ve sormak istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.